Ne düşerler peşlerine bilmem mürşid diyerek İrşad edecek kalmadı içimizde belki bugün Fakat arayan gönül sahibi, isterse bulur Her yerde doludur teslim ediver kendini ne olur.
O zaman Ehl-i Beyt’in kokusu duyulur hem de derin Şah damarından daha yakın olarak hem de senin Bir muamma gibidir bu işler çok düşünme derin.
Beşeriyet doludizgin gidiyor dinsizliğe doğru Gönül sahibleri çekilip girdiler sır izbesine.
Üçler, yediler vardır dolaşırlar bulmak için Bunalıp yol arayan gönlü temiz kimseleri.
Hızırın geçtiği yollar vardır arz üzerinde Kırkların sohbeti vardır tek gecelerde.
Ne durursun be adam, dolduruver içini ne olur ALLAH’ı an dönerek Hira Dağı’na doğru.
Doldurup taştırıver içini Ehl-i Beyt hakkı için O zaman aç gözlerini bak birden dört yanına Yanaşırsın o zaman 3 ler, 7 ler, 40 ların sofrasına.
Anlayamaz bu sırrın künhü nedir kimse bugün Elbette birgün olur sırrımız ayan O zaman anlayalar kim idük biz Elbetde olur şüphesi olanın kalb gözü viran
Bir keramet çıkacak ortaya vakti gelince Biz bu dünyadan HAKK’a doğru göç edince...
21.X.1974 Pazartesi
İzbe : Kuytu. Loş. Nemli yer.
Muamma : (Amâ. dan) Anlaşılmaz iş. Karışık şey. Bilinmeyen hâl.
Künhü : Bir şeyin aslı, cevheri, mikdarı. Dip. Kök. Özü, nihâyeti, vechi. * Vakit, zaman. Viran : f. Yıkık, harap. * Mc: Kederli, üzgün, gamlı.